Beyaz çay, Camellia sinensis bitkisinden yapılır. Yaprakları ve tomurcukları, tam açılmadan hemen önce, ince beyaz tüylerle kaplandığında toplandığı için Beyaz çay adı buradan gelmektedir.
Yeşil ve siyah çay da Camellia sinensis bitkisinden yapılır. Bu üç çayın farklı işlenme yöntemleri sebebiyle tatları ve aromaları birbirinden farklılık göstermektedir.
Beyaz çay, üç çay içerisinde en az işlenmiş olanıdır. Bu sebeple, yüksek miktarda antioksidan içeriği bulunabilmektedir.
Beyaz çay için yapılan çalışmalar kalp hastalığı riskini azaltmaya, cilt yaşlanmasını geciktirmeye ve kilo vermeye yardımcı olabileceğini göstermektedir.
Bu yazımızda, beyaz çay içmenin 8 faydasını sizler için derledik.
Beyaz Çay Tüketiminin 8 Faydası
Minimal işlem uygulanan beyaz çayın sağlık üzerine olumlu etkileri; bileşiminde yüksek oranda bulunan kateşinler, fenolik maddeler, vitaminler, mineraller, alkaloitler ve aminoasitlerden ileri gelmektedir.
Bu bileşikler antioksidan, antibakteriyel, antikanserojen ve antimutajenik, antialerjik etkiler göstermektedir.
1. Beyaz Çay Antioksidanlar Açısından Zengindir
Beyaz çay, kateşinler adı verilen bir polifenolle yüklüdür. Polifenoller, vücutta antioksidan görevi gören bitki bazlı moleküllerdir.
Antioksidanlar, vücut hücrelerimizi serbest radikaller adı verilen bileşiklerin zararlı etkilerinden korumaya yardımcı olur.
Serbest Radikallerin yaşlanma, kronik iltihaplanma, zayıflamış bağışıklık sistemi ve çeşitli zararlı hastalıklarla bağlantısı bulunmaktadır.
Beyaz çay serbest radikallerle savaşmak için en iyi çay türlerinden biridir.
Daha Fazla Bilgi için Antioksidan Zengini Besinler blog yazımızı okuyabilirsiniz.
2. Kalp Hastalığı Riskini Azaltabilir
Beyaz çayda bulunan polifenoller kan damarlarını gevşetmeye, bağışıklığı artırmaya ve kötü kolesterolün oksitlenmesini önlemeye yardımcı olmaktadır. Bu sebeple kalp hastalığı riskini azaltmaya yardımcı olabileceği düşünülmektedir.
Sağlıksız beslenme, hareketsizlik ve sigara kullanmak gibi yaşam tarzı faktörlerinin de kalp hastalığı riskini arttırabileceği unutulmamalıdır.
Araştırmalar günde üç fincan çay içen kişilerin kalp hastalığı riskinin %21 daha düşük olduğunu gözlemlemiştir.
3. Kilo Vermenize Yardımcı Olabilir
Son zamanlarda çay tüketiminin obezite üzerindeki olumlu etkileri ilgi uyandırmaya başlamıştır.
Çay tüketiminin obeziteyi etkileyebilecek lipit metabolizması ve sindirim arasında bağlantısı olduğu gözlemlenmiştir.
Yeşil, siyah ve beyaz çayın karşılaştırmalı olarak incelendiği bir çalışmada; beyaz çayın diğer çaylara oranla yağ moleküllerinin vücutta sindirimini baskılama konusunda daha etkili bir şekilde pankreatik lipaz inhibisyonu sağladığı görülmüştür.
Beyaz çay, EGCG gibi iyi bir kafein ve kateşin kaynağıdır. Bu iki bileşik vücudun yağ yakmasına ve metabolizmayı hızlandırmasına yardımcı bir etkiye sahip olabilir.
4. Dişleri Bakterilerden Korumaya Yardımcıdır
Beyaz çay iyi bir florür kaynağıdır. Florür, diş yüzeyini bakterilerin asit saldırılarına karşı daha dirençli hale getirerek diş boşluklarını önlemeye yardımcı olabilir.
Kateşinler, beyaz çayda bol miktarda bulunan bitki antioksidanlarıdır. Tanenler, beyaz çaydaki başka bir polifenol türüdür.
Araştırmalar, tanenler ve florür kombinasyonunun plaklara neden olan bakterilerin büyümesini engelleyebileceğini göstermektedir.
5. Kanserle Savaşabilecek Bileşiklere Sahiptir
Yapılan bazı araştırmalar, beyaz çay içeriğindeki antioksidanların çeşitli kanser hücrelerini baskılayarak yayılmasını engelleyebileceğini belirtilmektedir.
Bitkisel kaynaklı çayların özellikle yüksek miktarda tüketiminin faydadan çok zarara sebep olabileceği, bu zamana kadar yapılan araştırmaların kanıtlanması için daha fazla çalışmaya ihtiyaç duyulduğu unutulmamalıdır.
Kanser tedavisi gören kişilerin, doktoruna danışmadan herhangi bir bitki çayını tüketmemesi gerekmektedir!
6. Beyaz Çay İnsülin Direnci Riskini Düşürebilir
İnsülin, vücut hücrelerimizin beslenmesinde rol oynayan bir hormondur. İnsülin hormonu kan dolaşımındaki besinleri hücre içine taşımaya yardımcı olmaktadır.
Genetik faktörler, sağlıksız beslenme gibi çeşitli birçok sebep sonucunda bazı insanların vücut hücreleri insüline yanıt vermeyi bırakabilmektedir.
Vücut hücrelerinin insüline yanıt vermeyi bırakması sonucu kan dolaşımında yüksek oranda şeker bulunmasına sebep olan insülin direnci ortaya çıkar
İnsülin direncinin tip 2 diyabet, kalp hastalığı ve metabolik sendrom gibi birçok kronik sağlık durumuyla bağlantısı bulunmaktadır.
Yapılan bazı araştırmalar beyaz çay polifenollerinin; insülinin etkisini arttırmaya yardımcı olarak vücut hücrelerinin daha rahat beslenmesini sağlayıp yüksek kan şekeri düzeylerinin önlenebileceğini göstermektedir.
- Daha Fazla Bilgi için İnsülin direnci ve beslenme blog yazımızı okuyabilirsiniz.
- Daha Fazla Bilgi için Metabolik Sendrom ve D Vitamini Eksikliği blog yazımızı okuyabilirsiniz.
7. Osteoporoza Karşı Koruyucu Olabilir
Osteoporoz, kemiklerin zayıf ve kırılgan bir hale gelmesine neden olan durumdur. Genellikle kadındalar da daha sık görülmektedir.
Yapılan çalışmalar Serbest radikallerin kemik büyümesine yardımcı olan hücreleri baskılayarak kemik erimesini hızlandırabildiğini belirtmektedir.
Beyaz çayın yüksek antioksidan özelliği sayesinde serbest radikallerin kemik erimesi üzerindeki etkisini baskılayabileceği düşünülmektedir.
Daha Fazla Bilgi için Osteoporoz (Kemik Erimesi) ve Beslenme blog yazımızı okuyabilirsiniz.
8. Cilt Yaşlanmasıyla Mücadeleye Yardımcı Olabilir
Beyaz çayın antioksidan ve antimikrobiyal etkilerinin yanında yaşlanma etkilerini geciktiren etkisinin olduğu da belirtilmektedir.
Yapılan araştırmalar vücudumuz da bulunan antioksidanların yetersiz kalması halinde serbest radikallerin hızlı bir şekilde artış göstermesine olanak sağlayacağını belirterek vücudumuzun serbest radikaller ile baş edemeyecek bir hale gelmesi durumunu oksidatif stres adı ile tanımlamışlardır.
Cilt hücrelerindeki oksidatif stres, bağışıklık sistemi hasarlarına yol açabilmektedir. Bu durum ciltte kırışmayla birlikte alacalı pigmentasyona sebep olarak cilt kanserini teşvik edebilmektedir.
Beyaz çay içeriğindeki yüksek antioksidan sayesinde cildimizin güneş ışığına maruz kalması sonrasında cilt hücrelerdeki DNA hasarını önleyebileceği belirtilmektedir.
Beyaz Çay Nasıl Hazırlanmalıdır?
Çaydanlığa yaprakları ekleyip üzerine sıcak su dökülmelidir. İdeal olarak, su 75–85°C olmalıdır. Beyaz çayın hassas tadını bozabileceğinden kaynar su kullanmaktan kaçınılmalıdır. Bunun yerine suyu kaynama noktasına getirip soğuması için bir veya iki dakika bekletmek daha iyi olabilir. Yaprakları beş ila sekiz dakika demleyerek servis edilebilmektedir.
Beyaz çay ince ama ferahlatıcı bir tada sahiptir. Hem sıcak hem de soğuk demleme olarak içilebilir.