Astım geri dönüşümlü hava yolu tıkanıklarına neden olan bronşların kasılması, aşırı mukus salgılanması, mukus ödemi ve hava yollarının kronik inflamasyonu ile karakterize olan bir hastalıktır. Nöbetler şeklinde gelen öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma hissine neden olur.
Astım Hastalığının Artış Nedenleri
- Yeme alışkanlıklarımızdaki değişimler (taze meyve ve sebze tüketiminin azalması, fast-food tarzı yiyeceklerin çok fazla oranda tüketilmesi),
- Yiyeceklerdeki doymuş yağ oranlarının artması,
- A, E ve C vitaminleri gibi vücudumuzu zehirli etkilerden koruyan antioksidan vitaminlerin diyetle alımının azalması,
- D vitamini seviyelerindeki yetersizlik,
- Aşırı miktarda karbonhidratlı yiyeceklerin tüketilmesi,
- Probiyotikler olarak adlandırılan mikroorganizmaların diyetle yeterli miktarda alınmamaları,
- Temel yağ asitleri olarak bilinen omega-3 yağ asitlerinin yeterli miktarda alınmaması,
- 0-6 aylık bebeklerin tek besini olması önerilen anne sütünün yeterli miktarda alınamaması,
- Gereksiz ve sık antibiyotik ilaç kullanımı
- Alerjik hastalıklara yatkın olmak.
Astım oluşumunu ve şiddetini etkileyen genetik ve çevresel etmenler:
- Hava kirliliği
- Sigara
- Coğrafik yerleşim, mevsim ve yükseklik
- Alerjenler
- Enfeksiyonlar
- Mesleksel faktörler
- Besin ve besin katkı maddesi alerjileri
- İlaçlar
- Psikolojik faktörler
- Hormonal faktörler, menstrual döngü ve gebelik
- Derin soluk alma ve soğuk hava
- Gastroözefajiyal reflü
- Egzersiz
- Genetik Etmenler
- Yaş, Cinsiyet ve Irk
- Sosyo-ekonomik faktörler
Astım ve Beslenme
1. Anne sütü
Anne sütü 0-6 aylık bebeklerin tek besini olmalıdır. İçeriğinde bulunan pek çok savunma sistemi hücreleri, büyüme faktörleri, vitaminler, proteinler ve yağlar yaşamın ilk gününden itibaren bebeği korumaktadır. Astımda da koruyucu etkiye sahiptir.
2. Diyet yağları
Omega-3 yağ asitleri, astımla ilişkili hücresel olayları baskılayarak hava yolu ödemini geriletir ve bronş genişletici etki gösterir. Omega 3 yağ asidinden zengin yağlı balık veya balık yağı tüketmenin, zeytinyağı ağırlıklı Akdeniz diyeti uygulamanın astım riskini azalttığı gösterilmiştir. Haftada en az 2 kez balık yenilmelidir. Keten tohumu, kanola yağı, soya yağı, fındık ve ceviz gibi bitkisel kaynaklarda da bir miktar omega-3 yağ asidi bulunmaktadır.
Omega-6 yağ asitleri ise astımda problem oluşturabilmektedir. Vücuttaki metabolizması sonucunda oluşan bazı maddeler yüksek inflamatuar yanıtlar oluşturur. Omega-6 yağ asitlerinden zengin bitkisel yağlar mısır özü, ayçiçeği, soya fasulyesi yağlarıdır.
3. Antioksidan vitaminler
A, C ve E vitaminleri astım oluşumunda veya astım semptomlarının azaltılmasında önemlidir. Bu vitaminler akciğer hastalığına karşı bağışıklık oluşturur.
E vitaminin en zengin kaynakları; yeşil yapraklı sebzeler, yağlı tohumlar ve bunlardan elde edilen yağlar, sert kabuklu meyveler (fındık, ceviz vb.), tahıl taneleri ve kuru baklagillerdir. Et, yumurta ve balıkta da bir miktar vardır.
A vitamini ise hayvansal yiyeceklerden en çok karaciğer, süt ve süt yağı, yumurta sarısında bulunur. A vitamini öncüsü karotenoidler en çok sarı, turuncu ve yeşil sebze ve meyvelerde bulunur. Taze sebze ve meyvelerde C vitamininin en önemli kaynaklarıdır.
D vitamini hava yolu ödemini azaltarak ve bağışıklık sistemini güçlendirerek astım hastalarında yararlıdır. D vitamininden zengin olan balık, balık yağı, süt ve süt ürünleri, yumurta sarısı, yulaf ezmesi gibi besinler tüketilmesi ve günlük 20 dakika kadar güneş ışığına çıkma önerilmektedir.
Daha Fazla Bilgi için Antioksidan Zengini Besinler blog yazımızı okuyabilirsiniz.
4. Mineraller
4.1.Selenyum
Selenyumdan zengin diyet astımdan koruyucudur. Deniz ürünleri, tavuk, tahıllar, et, soğan, sarımsak selenyumdan zengin gıdalardır. Selenyum aynı zamanda E vitaminin etkisini de artırmaktadır. Yapılan çalışmalarda, astım hastalarının kan selenyum düzeylerinde düşüklük saptanmıştır.
4.2.Magnezyum
Magnezyum diyette yetersiz ise astım gelişme riski artar. Muz, kakao, ıspanak, fındık, peynir, tahıllar, yeşil sebzeler, süt ürünleri, yağlı tohumlar ve kuru baklagiller gibi gıdalarda bulunmaktadır. Aşırı terleme, idrar söktürücü ilaçların (diüretikler) kullanımı, stres, gebelik, emzirme gibi durumlarda magnezyum ihtiyacı artar.
4.3.Sodyum
Sodyum tüketimindeki artış ile astımın görülme sıklığındaki artış arasında ilişki olabilir. Fazla tuz tüketiminin astım hastalarında kötüleşmeye yol açar ve solunum fonksiyon testlerinde bozulma gözlenir. Tuz içeriği yüksek olan konserve gıdalar, turşu, salamura besinler, zeytin, soda-maden suyu gibi yiyecek ve içeceklerin tüketiminde dikkatli olunmalıdır. Bu nedenle astım hastalarının günlük tuz tüketimini 5 gramın altında tutmaları önerilmektedir.
4.4.Potasyum
Potasyum bakımından fakir beslenmeye akciğer fonksiyonlarında azalma eşlik etmektedir. Astım tedavisinde kullanılan bazı ilaçların, potasyumu azaltarak astımla ilişkili yakınmaları tetikleyebilir.
4.5.Çinko
Çinko özellikle üst solunum yolları enfeksiyonlarına karşı bağışıklık kazandırır. Bağışıklık sistemine yardımcı olurken aşırısı da ters etki yapabilir. Günde 40 mg’dan fazla enfeksiyona daha yatkın hale getirebilir. Et, deniz ürünleri, süt ürünleri, tam tahıllı ürünlerde ve fındıkta bulunur.
5.Sıvı alımı
Herhangi bir solunum yolu enfeksiyonu sırasında yeterli sıvı alımı özellikle önemlidir çünkü mukusun inceltilmesine yardımcı olur ve nefes almayı kolaylaştırır. Günde en az 8 ila 10 bardak sıvı alınması tavsiye edilir.
6.Hazır Gıda Tüketimi
Hazır gıdalara renk ve tat vermek amacıyla ya da koruyucu olarak eklenen katkı maddeleri de astım hastalığını tetiklemektedir. Astımla ilişkisi en iyi bilinenler sülfitler ve monosodyum glutamattır. Bu katkı maddelerinin sıkça kullanıldığı; şarap, salça, hardal, hazır turşu, kurutulmuş meyve, kurutulmuş patates, bazı meyve suları, mısır şurubu, karides gibi yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
SAĞLIK NOTU: Astım hastalarında sağlıklı, yeterli ve dengeli bir beslenme ve ideal kiloda olmak oldukça önemlidir. Morbid obezlerde solunum işleminin gerektirdiği oksijen tüketimi normal insanlara göre 3 kat fazladır. Aşırı kilo kardiyovasküler sistem ve solunuma fazla yük bindirir. Aynı zamanda, karbondioksit üretimini arttırır. Sonuç olarak, aşırı beslenme ile solunumda kötüleşir. Fazla kilo, kalp için ekstra bir yük anlamına geldiğinden akciğerlerin daha fazla oksijen harcamasına neden olur.
Zayıf olmak da tehlikelidir. Çünkü solunum kasları dahil, bütün vücut kasları zayıftır. Ayrıca vücudun hastalıklara karşı direnme gücünü de zayıflatır. Şişman veya zayıf olmak tehlikeli olduğundan ideal kiloya mutlaka ulaşılması gerekmektedir.
Sonuç olarak astımlı hastalarda dengeli, yeterli ve sağlıklı beslenme destek tedavisinin temel taşını oluşturduğu gibi sağlıklı beslenmenin kendisi de astımdan koruyucudur. Beslenme düzenine eklenen ya da sağlıklı beslenme adına diyetten çıkarılan bazı yiyecek ve içecekler, astım ataklarını azaltabilecek ve yaşam kalitesini artırabilecektir.